VASİYET

 

Vasiyet... Ona hep dizilerde gördüğü, kendi hayatına asla dokunmayacak bir kavram gibi gelirdi. O belge, sanki yalnızca varlıklı insanların uğraşacağı bir meseleydi. Ama gerçekten öyle miydi? Vasiyetin sadece büyük servetlerin mirasıyla mı ilgisi vardı, yoksa ardımızda bırakacaklarımızın anlamıyla mı?

Ölüm... Bu hayatın sonu gibi görünse de sonsuz bir yolculuğun başlangıcı olduğunu bilmek, ona hem teselli hem de derin bir düşünce katardı. Peki, bu durumda bir vasiyet hazırlamak ne anlama geliyordu? Yarım kalan işlerin tamamlanması için bir çağrı mı, ömrün yetmediği hayalleri başkasına devretmek mi, yoksa dünyaya bırakmak istediğimiz izleri şekillendirmek mi?

Belki de vasiyet, yalnızca bir belge değil, bir hatırlatma olmalıydı: Bu hayatta neleri gerçekten yapmak istediğimizi, neleri geride bırakmak istediğimizi düşünmek için bir fırsat. Kendi vasiyetimizi yazmadan önce, hayatta yapacaklarımızı yaşarken gerçekleştirmek... Belki de asıl mesele buydu.

Bu hayat, kısa olduğu kadar anlam dolu da olabilir. Hayatın her anında, yapmak istediklerimizi ertelememek, sevdiklerimize değer vermek, dengeli bir yaşam sürmek ve içimizdeki potansiyeli gerçekleştirmek gerek. Çünkü gerçekten çabalarsak, geriye bıraktığımız şeyler bir belgeye sığmaz; yaptıklarımızla, sevdiklerimizle ve hayata kattıklarımızla zaten bir vasiyet oluşturmuş oluruz.

Şimdi dur ve düşün: Bugün, seni hayallerine bir adım daha yaklaştıracak ne yapabilirsin? Unutma, yaşarken yazılan vasiyet, yaşamın kendisidir.

Bu nedenle; aslında geride kalanlara mal mülk bırakmak değil de bir misyon bırakmak, işlerine yarayacak deneyimler bırakmak, referans alacakları dirayet ve başarı öyküleri bırakmak, toplamda mutlu ve başarılı olacakları öğütler ve stratejiler bırakmak, ahlak ve erdemlilik üzerine güzel referanslar bırakmak çok kıymetli.

Bu da insanı hangi noktaya getirir: Hayatta yaptığı hiçbir şeyi öylesine yapmamak…

“Bu hayatta hiçbir şeyi öylesine yapmadım” diyebilmek… İşte gerçek miras, gerçek vasiyet

&

Her insan bu hayatta mutlu ve başarılı olmak ister. 

"Deneyimsel Tasarım Öğretisi" ; insanın amacını amaç edinen bir gerçeklik ilmidir. 
Doğru karar alabilmek, doğru seçimler yapabilmek için insanı açık bir bilince yönlendirir. Problemlerin gerçek çözümlerine yönelik stratejiler verir.
"Kim Kimdir" ile başlayan, "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları; insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.

"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri, en büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi. 
Aynadaki kişi...
Tek başına neler yapabileceğini keşfet!" 
Yahya Hamurcu

Yorumlar

  1. Gerçek vasiyet ,hayata iyi izler bırakmaktır...Ne kadar da doğru ..Çok güzel bir yazı olmuş 🌺

    YanıtlaSil

Yorum Gönder