Aylin’in canı çok sıkılıyordu. ‘Ne yapsam acaba? Ayşe ile
buluşup biraz dışarıda takılsak mı ? ‘diye düşündü içinden. ‘’Beni en iyi o
anlar, kaç yıllık arkadaşım değil mi?’’ Hemen eli telefona gitti ve Ayşe’yi
aradı.
‘’Ayşe selam canım nasılsın? Buluşalım mı? Çok canım
sıkılıyor.’’ Ayşe’nin olumlu cevap vereceğinden emin bir şekilde devam etti.
‘’Her zamanki yerde bir saat sonra tamam mı?’’
Fakat bu defa, Ayşe’nin
cevabı hiç umduğu gibi olmadı.
‘’Üzgünüm Aylin’’ dedi. Benim başka bir randevum var.
‘’Aaa, Kiminle’’ dedi
Aylin büyük bir hayal kırıklığı ile…
‘’ Kendimle’’ demez mi!
-Nasıl yani? Dalga mı geçiyorsun benimle?’’ diye sordu Aylin
şaşkınlıkla.
‘’Hayır tabii ki. İnsanın mutlaka kendisi ile vakit geçirmeye,
kendisi ile buluşmaya ihtiyacı vardır.’’ dedi Ayşe.
‘’Senle de başka zaman buluşuruz.’’ diyerek telefonu
kapattı. Şaşkınlık içinde telefon elinde öylece kalakalmıştı Aylin.
İnsanın kendisiyle buluşması ne demekti? Evet arada ‘Kendime
vakit ayırmalıyım ‘diye söylenirdi ve sonra da kuaförde veya cilt bakımında
bulurdu kendini. Kendiyle randevulaşmış
sayılır mıydı? Sabah kalktığında aklında
genellikle o gün neler yapacağı ile ilgili düşünceler olurdu. Birçok plana
kendisini dahil etse de, bu kendisiyle baş başa kaldığı anlamına gelmiyordu.
Ayşe söyleyene kadar, hiç aklına gelmemişti bu durum.
İnsanın hep kendisiyle olduğunu zannetmesi ama aslında hiç
kendisiyle olamaması, tam bir
aldatmacaydı aslında.
‘’Traji komik’’ diye geçirdi içinden.
Şimdilerde zaman ne kadar hızlı geçiyordu. Sahi insan neyi yakalamaya çalışırken, kendini
kaybediyordu? Alışveriş yapmak, masaj yaptırmak, konsere, sinemaya gitmek ya da
arabanın modelini yenilemek insanı kendisine yakınlaştırır mıydı? Arzularına,
isteklerine, sürekli değişen hayallere yetişmeye çalışırken kendinden uzaklaşıyordu
insan aslında. Kendisine gerçekten vakit
ayırmadığında, kendine vermediği değeri tüketimlerine veriyordu. Kendini
dinlemeyi bilmiyorsa, bambaşka sesleri kendi sesi zannederek peşine düşüyordu,
ardına bakmadan.
Aylin şimdiye kadar hep isteklerini, heveslerini merak
etmişti ama bu zamana kadar kendisini merak etmediğini fark etti. İnsanın daima
daha iyi bir versiyonu olmalıydı.
‘’Peki ben hangi versiyonumda olmak isterdim acaba?’’ diye
düşündü.
Daha iyi versiyonuma ulaşabilmek için nelere ihtiyacım
olabilir?
Şu anki seçimlerim, beni istediğim noktaya mı yaklaştırıyor yoksa günlerimi mi kurtarıyor
sadece?
‘’Evet’’ dedi Aylin. ‘’Hakikaten benim de kendimle buluşmam
lazım… Nasıl olduğumu öğrenmeye ihtiyacım var. Kendime iyi gelip gelmediğimi
bilmeye ihtiyacım var. ‘
’Çünkü insan önce
kendisiyle ilgilenmeli ve kendine iyi gelmelidir.’’
&
Kendimizle nice randevulara…
YanıtlaSilEllerinize sağlık çok güzel bir yazı olmuş
O kadar hızlı yaşıyoruz ki farkına bile varamıyoruz neye ihtiyacımızın olduğunu teşekkürler kaleminize sağlık 🍀
YanıtlaSilKendi en iyi versiyonumuza doğru inş
YanıtlaSilÇok farklı bir bakış açısı olmuş. Elinize sağlık👌 insan, bazen gittiği yönün bile farkında olmadan, çala kalem yaşayabiliyor, kendisine verilen sınırlı süreyi hoyratça kullanabiliyor. Farkındalık için teşekkürler 🌷
YanıtlaSilÇok tatlı kendimle randevum var. Kendim içinde özenli olmam, beni daha iyiye taşıyacak hamleler yapmam çok kıymetli. Kaleminize sağlık🫠
YanıtlaSil