“Bu
noktaya nasıl geldik?” diye düşündü Ayşe, gözleri dolu dolu olmuştu yine.. Caner
ile ilk tanıştıkları gün aklına geldi. Ne
kadar da neşeli ne kadar da eğlenceli ne kadar da içten diye düşünmüştü. Bu
kadar canlı olan kişiler onda hayranlık oluştururdu hep. Neşeli ve güler yüzlerine
biraz kıskançlık duygusu ile bakardı. Ne olurdu kendisi de azıcık onlara
benzeseydi. Kendisi ciddi, pek yüzü gülmeyen, duvarları olan biriydi. Gülümsemeyi
pek beceremezdi. Bu hayatta insanın sınırları olması gerektiğine inanıyordu.
Sınırlar ve kurallar olmadan bir hayat düşünemiyordu.
Kuralsız bir hayat nasıl olurdu
acaba?
Trafik kuralları, iş yeri kuralları,
okul kuralları olmasa o zaman her şey çok zor olmaz mıydı?
Ya da evindeki eşyalar, dolabındaki
her şey yerli yerinde olmazsa nasıl bulurdu aradığını?
Mesela
kıyafetlerinin bir yeri olsun istiyordu, basit bir istek değil miydi bu?
İşte
bu konuda Caner'le hiç anlaşamamışlardı. Kendisi eve geldiğinde ilk işi
kıyafetlerini askıya asmak olurdu. Ama Caner öyle miydi? Askı onun kelime
dağarcığında yok gibiydi. Kıyafetlerini
gelişi güzel sandalyenin üzerine, kapı kollarına ya da koltukların yanına
bırakabiliyordu. Onları askılık niyetine kullanabiliyordu. Evliliklerinin ilk
günlerinde bunlar ona farklı ve hatta eğlenceli gelmişti ama onları toplamak
zorunda kalınca fikri değişmişti. Evet, Caner neşeliydi, güler yüzlüydü eğlenceliydi
ama düzeni sevmiyordu. Ayşe de düzensizliği sevmiyordu…
Caner’in
o kadar çok arkadaşı vardı ki şaşırıyordu Ayşe. Nasıl zaman ayırıyordu bu kadar
insana bunu gerçekten anlamak mümkün değildi. Ayşe o kadar arkadaşa ihtiyaç
duymuyordu, zaten etrafında o kadar insan da yoktu. İyi ki de yoktu çünkü o
kadar insanla nasıl başa çıkacağını bilemezdi.
Onu
en çok zorlayan şeylerde biri de Caner'in kendisine sormadan eve sürekli
arkadaşlarını davet etmesiydi. Bazen kendileri de birilerine gidiyorlardı ama
çoğunlukla kendilerine geliniyordu. Allah’tan Caner mutfakta becerikliydi de
durumu kurtarıyorlardı. Yoksa ona kalsa misafirler ya aç kalacaklar ya da gece
yarısı ancak yemek yiyebileceklerdi.
Caner
sevilen biriydi, insanlar Caner’le zaman geçirmek istiyorlardı. Evliliklerinin
ilk zamanlarında bu durumlar ona eğlenceli geliyordu ama zaman ilerledikçe
problem olmaya başladı. Zamansız davetler, plansız geliş gidişler Ayşe için çok
yorucu olmaya başlamıştı
Caner'in parasının hesabını yapmadan harcaması da başka bir sorundu. Ayşe her zaman parasını ne zaman nerede ne için harcayacağını hesaplardı. Planın dışında harcama yapmazdı önceliği ihtiyaçlarıydı. Caner’in harcamaları ise genellikle eğlenceler için oluyordu. Arkadaşlarıyla bir yere gittiğinde hesabı genelde kendisi ödemek istiyordu. İyi kazanıyordu ama kazandığından fazla harcaması hiç iyi değildi.
Caner’in
yüksek enerjisi, güler yüzü etrafındaki insanlardan gördüğü ilgi Ayşe’yi hayran
bırakmıştı ilk zamanlar. Şimdi ise ilk zamanlar hoşuna giden ne varsa hepsi
birden tersine dönmüş gibiydi.
Bir zamanlar Ayşe’yi Caner’e çeken ne
varsa şimdi itici geliyordu. Nasıl bu hale gelmişlerdi?
Böylelikle Ayşe Caner'in değişmesi
için baskı yapmaya başlamıştı. Sürekli sitem ediyor sürekli laf sokuyordu…
“Herkesin
davetini kabul etmek zorunda mısın? Arada bizim eve de uğra”
“Ajandana bi baksana, uygunsan bu akşam bi
kahve içelim”
“Hah
bi tek bu renk ayakkabın eksikti o da tamam oldu”
“Senin
kıyafetlerin bağımsızlığını ilan etti, onlara ayrı bir ev alman gerekebilir”
“Kargocular
seni patronları sanıyor”
“Yeni
kankan kim? Hızına yetişemiyorum artık”
“Hayret
telefonun meşgul çalmıyor”
Ayşe
sürekli söylenip şikâyet eden birine dönüşmüştü. İşin kötüsü söyledikleri
karşılık bulmuyor aksine ters tepiyordu. Caner şikâyet edilen davranışlarının
dozunu artırıyordu sadece… Ayşe bazen küsüyor bazen tehdit ediyordu ama Caner oralı
bile olmuyordu. Artık bir ilişkileri yoktu, ev arkadaşı gibi yaşamaya
başlamışlardı.
Ayşe
bir pazar sabahı balkonda kahve içerken evliliğini nasıl kurtarabileceğini
düşünmeye başladı.
Neden böyle oldu? Bu noktaya nasıl
geldik biz? Bu ilişki toparlanabilir mi?
İnsan çekici bulduğu hoşlandığı
birini zamanla neden değiştirmeye çalışır?
Farklı olanla kırmadan dağıtmadan bir
arada yaşamanın bir yolu var mıdır?
&
Yaşamı keyifli yapan da keyifsiz yapan da işte burası, farklı olan ona zarar veren zannediyor insan ama anlayabilse, neden o kişinin yakınında olduğunu.. Çok güzel olmuş emeğinize sağlık 🌸
YanıtlaSilGerçekten günümüzdeki evliliklerin bitiş nedenlerinden birine değinmişsiniz. Elinize sağlık..farklılıkları bilmeden anlaşmak çok zor
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı olmuş. Emeğinize sağlık.
YanıtlaSilFarklı olanla kırmadan yaşamanın yolu var mıdır ?
Farklı olanla kırmadan yaşamanın bir yolu var mı?
YanıtlaSilEvet 😊